23 Ocak 2016 Cumartesi

Fotoğraf Çekmek :)

Geçenlerde bir arkadaşım bana bir fotografçılık kursu önerdi.
Malum öğrenmenin yeri, yaşı, zamanı yoktur. Zaten photoshop konusunda kendimi geliştirmek istiyordum hemen kurs hocasını aradım. Dedim ki başlamış bir kursunuz varsa ve o konuya geldiyseniz ben de aranıza katılabilir miyim? Hoca 'sen gel , bizim konseptimiz farklı, standart kurslar gibi değiliz' dediği anda daha da beni cezbetti
Meraklıyım ya hemen gittim
Dediği gibi yeni başlamış bir sınıfta kendime bir sandalye buldum. Sınıfa girdiğim an 32 yaşımla sınıfın ortalama yaşını düşürdüğümü farkettim.
Neyse, ders başladı, diyaframı anlatmaya başladı, nasıl makinede kullanılır, ne işe yarar vs vs hah dedim yine aynı muhabbetler.. 
Ama saatler ilerleyince bilmediğim görmediğim noktalara girdik.. İşte o zaman ilgimi çekmeye başladı.. Sonra yaratıcılığı geliştiren konular diğer ilgi çeken konulara bağlandı.. Tabi tüm bunlar anlatılırken sınıf içinde örnek fotograflar da çekiyorduk.. Herkesin makinesi elinde , öğrendiklerimizi uygulamaya çalışıyorduk..
Herkesin bir amacı vardı..defalarca denediler. O yaşlı amcalar, teyzeler , çekimlerini öğretmene gösterdiler.. Onay bekleyenler vardı. Takdir bekleyenler.. Hatta yanımda oturan 50 yaşlarında bir teyzem biliyorum ki hiç aklımdan gitmeyecek.
Ders bitti , herkes çıkmaya başladı, teyzem elinde makinesi hocanın yanına gitti. Ben de o sırada birşey danışacağım için kullak misafiri oldum.
Hoca makineyi eline aldı, ne yapacağını bilmez bir şekilde teyzeme ' benim ne yapmamı istiyorsunuz ?' diye sordu. Teyze gayet net bir şekilde sizden takdir bekliyorum. Fotograflarıma bakar mısınız dedi.
Meğer, bütün ders yanımda güzel bir kare yakalamak için fotograf çekiyormuş ve beğendiği çekimleri hocaya göstererek yapabileceğini kanıtlamak istemiş. Takdir edilmek istemiş kendi takdiri dışında.. 

O yaşta ne kadar çocuksu ne kadar içten bir yaklaşım diye yüzümde bir gülümsemeyle teyzeme baktım..Amatör ruhu bu olsa gerek diye düşündüm.. Oysa ki öğrenmenin sınırı yok.. Takdir edilmek, beğenilmek içgüdüsel bir ihtiyaç.. Yaşı yok..
Fotografçılık bir sanat.. Yaratılmış olandan birşeyler yaratıyorsunuz
Gördüğünüzü, yakaladığınızı, elde ettiğinizi başkalarıyla paylaşıyorsunuz
Yeni birşey yaratıyorsunuz aslında  ve bu , birşey yaratabilmenin ve yarattığınla gurur duyabilmenin sevinci..
Umarım hep beğeneceği fotograflar çeker ve o çocuksu mutluluğunu hiç kaybetmez güzel teyzem
Tabi o heyecana sahip olan sadece teyze değildi. Diğer kursiyerler de aynı heyecanla çekim yapıp aynı heyecan ve beğenilme açlığıyla çektiklerine bakıyorlardı.
O kadar sıcak ve cana yakınlardı ki, hatta Ülkü amcam evinde kek yapmış getirmiş bizlere. Çayla birlikte afiyetle yedik . Ellerine sağlık Ülkü amcam.
Ülkü amcayı da ilk kez orada tanıdım, muhabbet ettk. Buluşabildiğimiz ortak paydalar olduğundan çok da çabuk kaynaştık. Telefonlarımızı verdik yakın oturduğumuz için. Beraber fotograf çekmeye çıkarız dedik hatta.
Sonra kurs bitti dağılmaya başladık..Saat 22.30. Zaman nasıl güzel ve çabuk geçmiş.  Tam ayrılırken bir baktım Ülkü amca arıyor . Merakla açtım, buyrun dedim . ' Emre , taşıtın yoksa seni bırakalım ' dedi. Düşünmüş olması, aklına gelmiş olmam o kadar hoşuma gitti ki..
Sonuç olarak, fotograf çekmeyi seviyorum.. Fotograf sevgisinin , yeni ve güzel kareler yakalamanın, o ana sahip olmanın , güzellikler yaratıp insanlarla paylaşmanın mutluluğuna, benimle aynı duygu ve heyecanı yaşayan, paylaşan yaşsız bir dolu güzel insan tanımak da ayrıca büyük mutluluk oldu benim için.. Bu yüzden de seviyorum bu hobimi..
Gününüz bol güneşli, rengarenk, göz alıcı geçsin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder